Delta Force: Xtreme

Bir tim düşünün ki tüm zorluklara, tüm engellere rağmen iyilik için savaşsın, düşünün ki kendi canları pahasına barışı, huzuru, adaleti getirmek için gece gündüz demeden çabalayıp dursun. Aksiyonun bitmediği, sürekli sıcak çarpışmalar içerisinde hayatta kalma savaşı verip, birbirinden zorlu görevleri başarmak adına tüm enerjilerini sarf eden bir timden bahsediyorum. Biz bu time kısaca 'Delta Force' diyelim...

Uzun süredir sesi soluğu çıkmayan Delta Force serisi son oyunu ile bu sessizliğe son verdi. Daha önce çıkan 6 oyunla bu seriyi bir gelenek haline getiren Novalogic firması Delta Force severlerin isyanına kulak vermiş olacak ki 7. oyun ile yeniden geri dönüş yaptı.

Köklü bir maziye sahip olan Delta Force serisi bilindiği üzere daha önce bir çok farklı temayı ele almış ve bunları seri oyunlarına yansıtmıştı. Son oyunumuzda ise 3 farklı terörist grubun varlığına son vermek için türlü coğrafyalarda terörist avına çıkacağız. Sondan bir önceki oyunda yani "Delta Force - Black Hawk Down: Team Sabre"de Kolombiya ve İran'daki terörist gruplarla mücadele etmiştik. DF Xtreme'de ise Rusya, Çad ve Peru'da bulunan terörist gruplarla savaşacağız. Bu seriye hayat veren ve üzerindeki ön yargıyı kaldıran Delta Force Black Hawk Down ve Team Sabre serisinin ardından yine serinin adını lekelemeyecek bir oyun yapılmış şüphesiz. Zira serinin ilk oyunları yapılan onca reklama ve tanıtıma rağmen vasatı aşamamıştı.

Oyunda Single Player ve Multiplayer olarak 2 mod bulunuyor. Biz hemen asıl ana görevlerin bulunduğu Single Player kısmına göz atalım. Bu bölüme girdiğimizde yukarıda da bahsettiğimiz üzere 3 ayrı bölüm söz konusu. Bölümlerin birbirleri ile hiçbir bağlantıya sahip olmadığını da yeri gelmişken söyleyelim. Her bölgenin kendine özgü terörist birlikleri, iklim şartları, ve yapılması gereken görevleri var. Düşmanların zorluğu dahi bölümlere göre farklılık gösteriyor. Açık bir örnekle ifade edecek olursak, Rusya bölgesinde bulunan teröristler ile mücadeleye girdiğinizde sizi çok çetin savaşlar bekliyor. Buna ek olarak da Rusya'daki teröristler diğerlerine göre daha eğitimli ve teçhizatlı. Bu da başınıza büyük bela oluyor.

3 bölümde de ortak olan en belirgin şey ise haritaların yine çok büyük olması. Önceki oyunlarda da bu sıkıntıyı çeken oyuncular yine aynı zorluklarla karşı karşıyalar. Fakat bu oyunda yine Team Sabre'deki gibi ulaşım araçları önemli bir rol oynuyor. Bir yerden bir yere gitmek için motorlu taşıtları kullanmak sizi büyük bir sıkıntıdan kurtarıyor.

Oyuna herhangi bir bölümden başlayabiliyoruz. Bölümü seçtikten sonra loading ekranı geliyor ve ardından silah seçmemiz isteniyor. Burada bize sunulan 3'ü dürbünlü ve uzak menzilli, yani sniper olarak adlandırılan silahlarla beraber toplam 6 adet birincil silah bulunuyor. Yine patlayıcı ya da ağır tahribat veren ekipman olarak C4, mayın ya da roketatardan birini seçmemiz isteniyor. Bunun yanında bıçak, el bombası ve el tabancası gibi birkaç ekipman ise her bölümde değişmeyen malzemeler olarak sunuluyor. Silahlarımızı seçtikten sonra oyuna giriş yapıyoruz. Burada "G" tuşu ile bölümün bizden ne yapmamızı istediğini öğreniyoruz. Oyunda her zamanki gibi "M" tuşunu yani haritayı kullanmakta bir hayli önem kazanıyor. Bölümün istediği aksiyonları yerine getirdikten sonra bölüm tamamlanıyor zaten. Silah kullanımına biraz göz atacak olursak; Black Hawk Down'daki sniper kullanımı bu oyunda da aynen mevcut. Farenin sağ tuşuna bastığımızda sağ alt köşede bir ekran çıkıyor ve burada düşmanımızı avlayabiliyoruz. Bu ekran çıkmasına karşın crosshair kaybolmuyor. Crosshair'ı üzerine getirdiğimiz noktaya atış yapma şansımız doğuyor. Araziler genelde devasa olduğundan sniper silahlarını seçmek büyük avantaj sağlıyor. Bu sayede uzak mevzideki teröristleri çok rahat bir şekilde öldürebiliyorsunuz. Fakat aynı başarıyı yakın çarpışmada gösterebilmeniz zor.

Delta Force bir tim olduğundan serinin diğer oyunlarında olduğu gibi yine bir takım halinde çarpışıyorsunuz düşmanla. Onlarla irtibata geçebilmeniz de mümkün. Zaten siz onları aramazsanız, onlar sizi hep durumdan haberdar ediyor. Örneğin "Alpha 1 öldü" şeklinde kara bir haber ulaştırırlarsa üzüntünüze yenik düşmeyip çarpışmaya devam etmeniz gerekiyor. Diğer elemanlarınızın hayatta olup olmaması oyunu pek bağlamıyor esasında. Yani, takım arkadaşınız öldü diye oyun sona ermiyor. Önemli olan sizsiniz. Fakat sayıca ne kadar çok olursanız düşmana karşı başarı şansınız aynı oranda artacağından mümkün olduğunca çok kişi kalmaya bakın. Zaten topu topu 5 kişi oluyorsunuz. Bir tek siz tek tabanca gezerken diğer arkadaşlar 2'li takım halinde operasyonu sürdürüyorlar.

Oyunu aslında Team Sabre'den çok fazla ayıran öyle ahım şahım farklar yok. Grafik bazında daha detaylı bir oyun olduğu söylenebilir şüphesiz. Ayrıca her oyunda gelişen yapay zeka bu oyunda gerçekten doruğa çıkmış. Her ne kadar düşmanınızı çok kolay vurup tek mermi ile indirmenizden düşmanın yapay zekasını sorumlu tutsanız da olay fiziksel açıdan bundan pek farklı meydana gelmiyor. Atış yaptığınız silah sniper olduğundan tek mermi ile düşmanlarınızı indirmeniz pek de garip olmasa gerek. Ayrıca çok uzak mesafelere hükmettiğiniz için genelde düşman sizi göremediğinden keklik gibi size koşuyor. Eğer sizi fark ederlerse ona göre belli taktikleri yapmıyor da değiller. Bu taktikleri en çok yakın çarpışmalarda göreceksiniz. Yine de mükemmel veya çok iyi değil ama serinin her oyununda bu özelliğe bir şeyler katıldığı kesin.

Sol üst köşede tüm oyun boyunca çok işimize yarayacak bir pusula bulunuyor. Daha önceki oyunlardan da bu pusulayı hatırlamak mümkün. Gösterdiği ok ile hangi yöne gitmemiz konusunda yardımcı olduğu gibi ne yönden atak geldiğini de sarı bir üçgen ile işaret ediyor. Sağ üst köşede ise silahımız, mermimiz ve sağlığımız mevcut. Oyunda dikkat etmemiz gereken bir diğer husus ise atışlardan sonra ortaya çıkan ışıklar. Bu ışıkların rengi kırmızı ise terörist birlikler atış yapıyor demektir. Kendi timinizin atışları ise yeşil renk saçıyor. Bu fark ile uzaktan kendi arkadaşınızı vurma olasılığınız kalkıyor.

Sürekli gelişen en önemli unsurlardan biri ise grafikler. Bu konudaki gelişim gerçekten kayda değer. Karakter ve çevre modellemeleri kesinlikle gerçekçi. Özellikle iklime göre uydurulan coğrafya ve bitki örtüsü mükemmel uyum içersinde. Zira bölgeye göre teröristlerin giyimleri, hareketleri, silahları da değişim göstermekte. Kısacası mükemmel bir detay var oyunda -ki en yüksek puanı buradan alacağı kesin. Patlama efektleri gerçekten göze hoş gelen şekilde tasarlanmış. Yine mekanlarda ve araçlarda detayların atlanmaması büyük bir artı olarak gözümüze çarpıyor. Silahlar ve ekipmanlar da gayet iyi şekilde modellenmiş. Gerçeğiyle birebir şekilde oyuna yansıtılan silahlar çok gerçekçi ve hoş duruyor.
Oyunda hatalar yok mu, tabi ki var. Öncellikle bazı grafik hataları oyunda mevcut. Örneğin buggy ile ölü bir teröristin üzerinden geçmeye çalışırken merhumun da sizinle beraber sürüklendiğini fark edebilirsiniz. Gölgeler konusunda ciddi bir sıkıntı yine bulunuyor. Oyunda can sıkan bir nokta da her şeyin önceden tasarlanmış olması (düşmanların yerleri vs.). Yani, gelişigüzel ve her seferinde değişen bir terörist yerleşimi olsaydı kanımca çok daha eğlenceli olurdu (bknz SWAT 4).

Delta Force serilerinin bir başka karın ağrısı tabi ki kayıt mevzusu. Eğer belirlenen noktalara gelemediyseniz oyununuz kaydolmuyor ve bu da verilen yoğun emeğin, kat edilen uzunca bir yolun boşa gitmesi manasına geliyor. Ve boşa giden olaylar tekrarlandıkça eliniz yavaş yavaş uninstall seçeneğine doğru kaymaya başlıyor.

Bunların dışında oyun ses konusunda beni gerçekten tatmin etti. Özellikle patlama ve silah sesleri gerçekten çok iyi. Yalnız araç sesleri de bir o kadar başarısız. Hele bir motor sesi var ki evlere şenlik. 3 saniyelik bir ses kaydı sürekli kendini tekrarlayınca gideceğiniz yere yürüyerek gitmek daha acısız oluyor. Ayrıca arabirim kolay ve kullanışlı olmasına karşın eksikler de yok değil. Ancak yine de oyunun, 1 CD olmasına rağmen, beklenenden fazlasını verdiği kesin.

Oyunda tadımızı tuzumuzu kaçıracak en önemli eksik ise LAN desteğinin olmaması. Böylesine devasa haritaların bulunduğu bir oyunda LAN üzerinden arkadaşlarımızla savaş yapmanın tadına varamayacak olmamız gerçekten büyük bir talihsizlik. Zira serinin bundan önceki oyunu DF Team Sabre'de böyle bir eksikle karşı karşıya gelmemiştik. DF Xtreme'de multiplayer olarak oynamanız tek yolu Novalogic'in internet sayfasına bağlanıp online olarak oynamak (ki bunun için aynı firmanın yaptığı Joint Operations gibi oyunlar da var zaten). LAN bağlantılı oyunun yerinin tutmasa da sizi idare edecektir eminim.

Son olarak derin bir sessizliği bozup serinin son oyunuyla geri dönen Delta Force Xtreme, bu seri fanlarının kesinlikle kaçırmaması gereken bir oyun. Seri hakkında hiçbir bilgisi bulunmayıp daha önce de oynamayan arkadaşlar ise denedikleri takdirde pişman olmayacaklardır eminim. Oyunu değerlendirirken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta ise oyunun 1 CD olması. Sıkıntılarını, streslerinizi terörist avlayarak atmak istiyorsanız derhal oyun CD'cinizin yolunu tutun.